Dislike ile ilgili Cümleler

Dislike ile ilgili cümleler. Dislike ile örnek cümleler ve cümle içinde kullanımı.

"Dislike" İngilizce'de bir nesneye, kişiye, duruma veya eyleme karşı hoşnutsuzluk veya olumsuz bir his beslemek anlamına gelir. "Like" kelimesinin zıt anlamlısıdır.

"Dislike" hem fiil hem de isim olarak kullanılabilir.

I dislike crowded places. Kalabalık yerlerden hoşlanmam.

She dislikes getting up early in the morning. Sabah erken kalkmaktan hoşlanmaz.

Everyone has their own likes and dislikes.

Herkesin kendine göre hoşlandığı ve hoşlanmadığı şeyler vardır.

Örnek Cümleler

I dislike loud music.

Yüksek sesten hoşlanmam.

She dislikes rainy weather.

Yağmurlu havalardan hoşlanmaz.

They dislike being late.

Geç kalmaktan hoşlanmazlar.

He dislikes spicy food.

Baharatlı yiyeceklerden hoşlanmaz.

We dislike crowded places.

Kalabalık yerlerden hoşlanmayız.

My sister dislikes horror movies.

Kız kardeşim korku filmlerinden hoşlanmaz.

They dislike cleaning the house.

Evi temizlemekten hoşlanmazlar.

I dislike people who lie.

Yalan söyleyen insanlardan hoşlanmam.

He dislikes loud noises.

Yüksek sesten hoşlanmaz.

She dislikes insects.

Böceklerden hoşlanmaz.

They dislike long meetings.

Uzun toplantılardan hoşlanmazlar.

We dislike waiting in line.

Sırada beklemekten hoşlanmayız.

I dislike waking up early.

Erken uyanmaktan hoşlanmam.

She dislikes public speaking.

Topluluk önünde konuşmaktan hoşlanmaz.

He dislikes cats.

Kedilerden hoşlanmaz.

They dislike wearing formal clothes.

Resmi kıyafetler giymekten hoşlanmazlar.

We dislike traffic jams.

Trafik sıkışıklığından hoşlanmayız.

I dislike bitter food.

Acı yiyeceklerden hoşlanmam.

She dislikes winter.

Kış mevsiminden hoşlanmaz.

He dislikes cooking.

Yemek yapmaktan hoşlanmaz.

They dislike rude people.

Kaba insanlardan hoşlanmazlar.

We dislike doing paperwork.

Evrak işlerinden hoşlanmayız.

I dislike the smell of cigarettes.

Sigara kokusundan hoşlanmam.

She dislikes gossip.

Dedikodudan hoşlanmaz.

He dislikes wasting time.

Zaman kaybetmekten hoşlanmaz.

They dislike hot weather.

Sıcak havadan hoşlanmazlar.

We dislike spicy food.

Baharatlı yiyeceklerden hoşlanmayız.

I dislike swimming in cold water.

Soğuk suda yüzmekten hoşlanmam.

She dislikes staying up late.

Geç saatlere kadar uyanık kalmaktan hoşlanmaz.

He dislikes long flights.

Uzun uçuşlardan hoşlanmaz.

They dislike homework.

Ödev yapmaktan hoşlanmazlar.

We dislike arguing.

Tartışmaktan hoşlanmayız.

I dislike people who are always negative.

Sürekli olumsuz olan insanlardan hoşlanmam.

She dislikes doing laundry.

Çamaşır yıkamaktan hoşlanmaz.

He dislikes standing for too long.

Uzun süre ayakta kalmaktan hoşlanmaz.

They dislike online classes.

Çevrim içi derslerden hoşlanmazlar.

We dislike crowded buses.

Kalabalık otobüslerden hoşlanmayız.

I dislike the smell of fish.

Balık kokusundan hoşlanmam.

She dislikes having too many tasks.

Çok fazla görevi olmaktan hoşlanmaz.

He dislikes public transport.

Toplu taşımadan hoşlanmaz.

They dislike waking up early.

Erken uyanmaktan hoşlanmazlar.

We dislike late-night phone calls.

Gece geç saatlerde gelen telefonlardan hoşlanmayız.

I dislike boring movies.

Sıkıcı filmlerden hoşlanmam.

She dislikes her job sometimes.

Bazen işinden hoşlanmaz.

He dislikes shopping.

Alışveriş yapmaktan hoşlanmaz.

They dislike studying math.

Matematik çalışmaktan hoşlanmazlar.

We dislike spending too much money.

Çok fazla para harcamaktan hoşlanmayız.

I dislike walking in the rain.

Yağmurda yürümekten hoşlanmam.

She dislikes cold showers.

Soğuk duş almaktan hoşlanmaz.

He dislikes doing chores.

Ev işlerinden hoşlanmaz.

They dislike eating vegetables.

Sebze yemekten hoşlanmazlar.

We dislike uncomfortable shoes.

Rahat olmayan ayakkabılardan hoşlanmayız.

I dislike fake people.

Samimiyetsiz insanlardan hoşlanmam.

She dislikes running in the morning.

Sabahları koşmaktan hoşlanmaz.

He dislikes crowded gyms.

Kalabalık spor salonlarından hoşlanmaz.

They dislike cleaning after parties.

Partiden sonra temizlik yapmaktan hoşlanmazlar.

We dislike noise at night.

Gece gürültüsünden hoşlanmayız.

I dislike spending too much time indoors.

Çok fazla içeride vakit geçirmekten hoşlanmam.

She dislikes wearing makeup every day.

Her gün makyaj yapmaktan hoşlanmaz.

He dislikes dealing with difficult people.

Zor insanlarla uğraşmaktan hoşlanmaz.

They dislike cold winters.

Soğuk kışlardan hoşlanmazlar.

We dislike junk food.

Abur cuburdan hoşlanmayız.

I dislike unorganized spaces.

Düzensiz yerlerden hoşlanmam.

She dislikes driving in the city.

Şehirde araba kullanmaktan hoşlanmaz.