'Ever' ile ilgili cümleler. 'Ever' ile örnek cümleler ve cümle içinde kullanımı.
"Ever" İngilizcede "hiç" veya "herhangi bir zamanda" anlamına gelir. Genellikle soru cümlelerinde ve olumsuz cümlelerde kullanılır. Bir olayın veya durumun geçmişte, şimdide veya gelecekte herhangi bir zaman diliminde gerçekleşip gerçekleşmediğini sormak ya da ifade etmek için kullanılır.
Kullanım Örnekleri
Bir kişinin belirli bir eylemi hayatında herhangi bir zaman diliminde yapıp yapmadığını sormak için kullanılır.
Have you ever been to Paris?
Paris’e hiç gittin mi?
Karşılaştırmalı cümlelerde "şimdiye kadar" anlamında kullanılır.
This is the best movie I have ever seen.
Bu, şimdiye kadar izlediğim en iyi film.
Bir şeyin gerçekleşme olasılığının çok az veya neredeyse imkansız olduğunu vurgulamak için kullanılır.
Will you ever trust him again?
Ona bir daha güvenebilecek misin?
Örnek Cümleler
Have you ever been to Italy?
İtalya’ya hiç gittin mi?
Has she ever tried sushi before?
Daha önce hiç suşi denedi mi?
I don’t think he will ever change his mind.
Sanmıyorum ki fikrini bir gün değiştirsin.
Have you ever seen a shooting star?
Hiç kayan bir yıldız gördün mü?
She’s the kindest person I’ve ever met.
O, tanıdığım en kibar insan.
Did you ever imagine you’d live abroad?
Yurt dışında yaşayacağını hiç hayal ettin mi?
If he ever calls, let me know.
Eğer bir gün ararsa, bana haber ver.
Is there ever a time when you’re not busy?
Hiç yoğun olmadığın bir zaman var mı?
Nothing has ever made me this happy.
Hiçbir şey beni bu kadar mutlu etmedi.
Have you ever wondered about the universe?
Evren hakkında hiç düşündün mü?
This cake is the sweetest thing I’ve ever tasted.
Bu kek, şimdiye kadar tattığım en tatlı şey.
If you ever visit Istanbul, I’ll be your guide.
Eğer bir gün İstanbul’u ziyaret edersen, rehberin olurum.
Did he ever apologize for his mistake?
Hatası için hiç özür diledi mi?
Have you ever been afraid of the dark?
Hiç karanlıktan korktun mu?
This is the best book I have ever read.
Bu, şimdiye kadar okuduğum en iyi kitap.
If you ever need anything, just call me.
Eğer bir gün bir şeye ihtiyacın olursa, sadece beni ara.
This is the most beautiful beach I’ve ever seen.
Bu, şimdiye kadar gördüğüm en güzel plaj.
If you ever feel lonely, remember I’m here.
Eğer bir gün kendini yalnız hissedersen, burada olduğumu unutma.
Has she ever spoken to you about her plans?
Planları hakkında seninle hiç konuştu mu?
This is the worst movie I have ever watched.
Bu, şimdiye kadar izlediğim en kötü film.
Have you ever tried playing the guitar?
Hiç gitar çalmayı denedin mi?
I doubt he’ll ever find out the truth.
Gerçeği bir gün öğrenebileceğinden şüpheliyim.
Has anyone ever told you that you look like your mother?
Hiç kimse sana annene benzediğini söyledi mi?
This is the first time I’ve ever traveled alone.
Bu, tek başıma seyahat ettiğim ilk sefer.
If she ever comes to visit, we’ll show her around.
Eğer bir gün ziyaret ederse, ona etrafı gezdiririz.
Have you ever felt like giving up?
Hiç pes etmek istedin mi?
That’s the best song I have ever heard.
Bu, şimdiye kadar duyduğum en iyi şarkı.
Did they ever find their lost cat?
Kayıp kedilerini hiç buldular mı?
If you ever change your mind, let me know.
Eğer fikrini bir gün değiştirirsen, bana haber ver.
Has he ever been in a serious relationship?
O, hiç ciddi bir ilişki yaşadı mı?
This is the hardest exam I’ve ever taken.
Bu, şimdiye kadar girdiğim en zor sınav.
Have you ever dreamed of becoming famous?
Ünlü olmayı hiç hayal ettin mi?
Will they ever stop arguing?
Bir gün tartışmayı bırakacaklar mı?
Is there ever a moment you don’t think about work?
Hiç iş düşünmediğin bir an var mı?
I don’t think she’s ever told a lie.
Sanmıyorum ki o hiç yalan söylemiş olsun.
Have you ever tried making your own bread?
Hiç kendi ekmeğini yapmayı denedin mi?
If I ever win the lottery, I’ll travel the world.
Eğer bir gün piyangoyu kazanırsam, dünyayı gezeceğim.
Have you ever been in love?
Hiç âşık oldun mu?
This is the longest book I have ever read.
Bu, şimdiye kadar okuduğum en uzun kitap.
Do you think he’ll ever forgive me?
Sence beni bir gün affedecek mi?
Have you ever climbed a mountain?
Hiç dağa tırmandın mı?
This is the most delicious meal I have ever had.
Bu, şimdiye kadar yediğim en lezzetli yemek.
If you ever get the chance, visit the Grand Canyon.
Eğer bir gün fırsatın olursa, Büyük Kanyon’u ziyaret et.
Have they ever traveled to Africa?
Hiç Afrika’ya seyahat ettiler mi?
Do you think she’ll ever change her ways?
Sence davranışlarını bir gün değiştirecek mi?
This is the first time I’ve ever seen snow.
Bu, ilk kez kar gördüğüm an.
Have you ever been so tired that you couldn’t move?
Hiç hareket edemeyecek kadar yorgun oldun mu?
Will he ever stop working so hard?
Bir gün bu kadar çok çalışmayı bırakacak mı?
Have you ever stayed up all night?
Hiç bütün gece uyumadın mı?
If you ever need advice, don’t hesitate to ask.
Eğer bir gün tavsiyeye ihtiyacın olursa, sormaktan çekinme.
Has she ever cooked for you before?
Daha önce senin için yemek yaptı mı?
Comments