'When' ile ilgili cümleler. 'When' ile örnek cümleler ve cümle içinde kullanımı.
"When" kelimesi İngilizcede "ne zaman" anlamına gelir ve zamanla ilgili sorular sormak veya olayların zamanını belirtmek için kullanılır.
Soru Cümlesi
Bir olayın veya durumun gerçekleştiği zamanı sormak için kullanılır.
When is your birthday?
Doğum günün ne zaman?
Yan Cümle
Cümleler arasında zaman ilişkisi kurarken bağlaç olarak kullanılır. Bu, bir olayın başka bir olayla aynı zamanda veya ona bağlı olarak gerçekleştiğini belirtir.
Call me when you arrive.
Geldiğinde beni ara.
Dönem
"When", belirli bir tarihi veya dönemi tanımlamak için de kullanılabilir.
When I was a child, I loved to play outside.
Çocukken dışarıda oynamayı severdim.
Örnek Cümleler
When is your birthday?
Doğum günün ne zaman?
I will call you when I get home.
Eve geldiğimde seni arayacağım.
Do you remember when we first met?
İlk tanıştığımız zamanı hatırlıyor musun?
When did you start learning English?
İngilizce öğrenmeye ne zaman başladın?
I’ll let you know when I finish my work.
İşimi bitirdiğimde sana haber vereceğim.
When he arrived, the meeting had already started.
O geldiğinde toplantı çoktan başlamıştı.
I feel happy when I spend time with my friends.
Arkadaşlarımla vakit geçirdiğimde mutlu hissediyorum.
When I was a child, I loved to play outside.
Çocukken dışarıda oynamayı severdim.
When it rains, I like to read books.
Yağmur yağdığında kitap okumayı severim.
When do you plan to travel?
Seyahat etmeyi ne zaman planlıyorsun?
I usually eat breakfast when I wake up.
Genellikle uyandığımda kahvaltı yaparım.
Can you tell me when the show starts?
Gösterinin ne zaman başladığını bana söyleyebilir misin?
He always calls me when he has a question.
Her zaman bir sorusu olduğunda beni arar.
When the sun sets, the sky turns beautiful colors.
Güneş battığında gökyüzü güzel renklere bürünür.
I’ll be waiting for you when you arrive.
Geldiğinde seni bekliyor olacağım.
When she finishes her studies, she plans to travel.
O eğitimini bitirdiğinde seyahat etmeyi planlıyor.
Let me know when you are free to talk.
Konuşmak için ne zaman müsait olduğunu bana bildir.
When I get tired, I take a break.
Yorgun hissettiğimde bir ara veririm.
I can’t remember when I last saw her.
Onu en son ne zaman gördüğümü hatırlayamıyorum.
When they called, I was in a meeting.
Aradıklarında ben bir toplantıdaydım.
When he is happy, he sings a lot.
O mutlu olduğunda çok şarkı söyler.
Please tell me when the party is.
Partinin ne zaman olduğunu lütfen bana söyle.
When we go on vacation, we usually visit new places.
Tatile gittiğimizde genellikle yeni yerler ziyaret ederiz.
I will be at the office when you arrive.
Geldiğinde ofiste olacağım.
Do you remember when we went to the beach?
Sahile gittiğimiz zamanı hatırlıyor musun?
When you’re ready, we can start.
Hazır olduğunda başlayabiliriz.
I often think about when I was a kid.
Çocukken olduğum zamanı sık sık düşünüyorum.
When I finish this book, I will start a new one.
Bu kitabı bitirdiğimde yeni bir kitaba başlayacağım.
Let’s meet when you get off work.
İşten çıktığında buluşalım.
When it snows, the world looks magical.
Kar yağdığında dünya büyülü görünür.
When I feel stressed, I go for a walk.
Stresli hissettiğimde yürüyüşe çıkarım.
I was surprised when I heard the news.
Haberleri duyduğumda şaşırdım.
When the flowers bloom, it means spring is here.
Çiçekler açtığında baharın geldiği anlamına gelir.
Do you know when the next meeting is scheduled?
Bir sonraki toplantının ne zaman planlandığını biliyor musun?
When we finished the project, everyone was relieved.
Projeyi bitirdiğimizde herkes rahatladı.
When she sings, everyone stops to listen.
O şarkı söylediğinde herkes dinlemek için durur.
When you see the stars, don’t forget to make a wish.
Yıldızları gördüğünde bir dilek tutmayı unutma.
When I go shopping, I always make a list first.
Alışverişe gittiğimde her zaman önce bir liste yaparım.
When will you be back from your trip?
Seyahatinden ne zaman döneceksin?
I felt nervous when I gave my presentation.
Sunumumu yaptığımda gergin hissettim.
When the clock strikes midnight, it’s a new day.
Saat gece on ikiye vurduğunda yeni bir gün başlar.
When he plays soccer, he feels alive.
Futbol oynadığında hayatta hissetiyor.
I will ask her when I see her next.
Onu bir sonraki görüşümde soracağım.
When you’re feeling down, remember to reach out.
Üzgün hissettiğinde ulaşmayı unutma.
I will write to you when I have more news.
Daha fazla haberim olduğunda sana yazacağım.
I will always remember when we had our first vacation together.
Birlikte ilk tatilimizi yaptığımız zamanı her zaman hatırlayacağım.
Comments